27.2.08

Wooooww

Söze nasıl başlayacağımı bilmiyorum, inanılmaz derecede mutlu ve şaşkınım. Şans kavramı benden çok uzak bir kavramdır, hayatım boyunca elde ettiğim hiçbir şeyi şansımla elde etmedim, hep çaba sarfetmek zorunda kaldım. Hayırlısı her şeyin. Bugün ise durum farklı. 1 haftada tüm hayatım fırsatlar dizisi haline geldi. İşlerim rast gitmeye başladı. Süper bir duyguymuş. :)

Efendim dershaneyi bırakacağım günü, bu tempoya dayanamadığımı sırf zıpalarım için katlandığımı defalarca kez yazmıştım buraya. Bundan kurtulmak içinse çabalamaya başlamıştım. Bundan 15-20 gün önce bir banka için mülakata gitmiştim, bunu da bloga bir şeyleri göze almak adına çok tuhaf bir nokta olarak belirtmiştim. Bunu yaparken aklım da MEB'in ocak atamalarındaydı. Evet bu pazartesi atama sonuçları belli oldu. Ankara'ya çok yakın bir ilin gayet hoş bir ilçesine atandım. Doğuya çıksa bile razı olup havalara uça uça gidebilecekken piyangodan çıkar gibi böyle bir yer çıkması süper oldu. Evraklarımı hazırladım, dersaneden istifa etmek için gittim. Hafta sonları gidiş geliş yapabilirim deyince h.sonu derslerine devam edebilirsin bizim için çok daha iyi olur dediler. Hoşuma gitti açıkçası, bu seneki zıpalarımı yarım bırakmak gözümü arkada bırakacaktı. Bunu düşüneceğimi söyledim. Ordaki programım nasıl olur bilemiyorum. Her neyse yarın yeni görev yerime yolcuyum, valizimi hazırlayayım derken bankanın web sayfasında sonuçları gördüm. Katıldığım mülakatı asil olarak kazanmışım. Yani önümdeki seçeneksizlik birden bire yerini birçok seçeneğe bıraktı. Şaşkınım.

Şimdi buna nazar değmesini falan istemiyorum ama önüme serilen fırsatlar için ne kadar şükretsem az gelir gibi geliyor. Darısı diğer işlerdeki çıkmazların başına. Umarım o çıkmazlar da fırsatlar dizisi haline döner.

Ha bu arada bankacılığı kabul etmeyeceğim, öğretmenliği seçip gidiyorum. Kendinize iyi bakın tam Ankaralı olarak uyuyacağım son geceye kendimi teslim etmek istiyorum. Bundan sonra artık yarım Ankaralı sayılıyorum.
Hoşça kal Ankara. Merhaba yeni hayat!