4.8.06

Melancholy

Kendine gömülmek
İçselleştirmek herşeyi
Özsaygıyı yitirmek
Çaresizliği idrak etmek
Tüm bunları kişilik haline getirmek
Saplantılarından kurtulamamak
Tüm mekanizmalarını çalıştırabilmek savunmalarının
Güvenini kaybetmek
Karamsarlık süngerin suyu çektiği gibi
işlemiş ruhuna
Melankolizm!
Tek gerçekliğim sensin.

Düşünülenlerin az çok farkındayım, sıkıcı olduğunu da biliyorum. Defter arası notlar çıkıyor karşıma, çizgili kağıtlarım haksızlığa uğradığını düşünüyor olabilirler hak veriyorum onlara. Benim defterim olmak da zor. Tüm pembe yanlarına rağmen benim blogumda 5 dakikadan fazla kalamayanlar da haklı. Ve ben de haklıyım. Belki aklınızdan geçiyordur diye söylüyorum Nasreddin Hoca da haklıydı...

O kadar sıradan şeylere sıradışı tepkiler veriyorum ki şaşıyorum bendeki bu potansiyele. Bir özeleştiri kıvamına getirecek olursam: Hatalıydım birçok şeyde. Profesyonel davranamadığım için üzgünüm.

0/0 belirsizliği ve sonsuz ihtimaller denizinde boğulurken ben, kendimi sabah 9 - akşam 6 ve öğle tatili döngüsünde bulmak istemiyorum. Lanet olası bir okulun öğrenci işleri memuresi olmak da (!) ya da hergünü neden burda olduğumu sorgulayarak geçirdiğim bir ortamda bulunmak istemiyorum.

Yapacak çok fazla birşey yok. Vardı... artık yok. Gereğinden fazla düşündüğümü gereksiz üzüldüğümü söyleyecek birkaç kişi var. Düşünmemek için elimden geleni yaptığımı bilmenizi isterim. Ve şunu da bilmelisiniz aklımın tekleyen bir makina kıvamına geldiğini hissediyorum. :)

Not: Bir önceki posttaki kadar kötü değilim.

Dip Not: Melankoli yetişir imdada...

Edit: Sahip olduğum şeylere değer vermeyi öğrenmeden mutlu olamayacağım sanırım.